20. yüzyılın başları, dünya tarihi açısından baş döndürücü bir dönüşüme şahitlik etmişti. İmparatorluklar çalkalanmış, onları oluşturan unsurlar bir bir kazan kaldırmıştı. Rus işçilerinin zaferi Bolşevik Devrimi de bu dönemde, 7 Kasım 1917’de Lenin’in önderliğinde gerçekleşti. Birkaç yıl sonra Sovyetler Birliği kurulacak ve etkisi hâlâ devam eden yeni bir düzen inşa edilecekti. Amerikalı sosyalist gazeteci John Reed, insanlık tarihinin en önemli olaylarından olan bu devrimi, Bolşeviklerden aldığı izin belgesiyle günü gününe izledi; halkın heyecanına, öfkesine ve umuduna devrimin merkezinden tanıklık etti. Dünyayı Sarsan On Gün, dönemin ideolojik çatışmalarından liderlerin ateşli nutuklarına, elden ele dolaşan bildirilerden komite toplantılarına değin devrimin hemen her aşamasını bir belgesel-roman tadında anlatan etkileyici bir eser.